Kanayan Yara Kudüs

Filistin, Müslüman dünyanın ortak yarası… Aslında sadece İslam coğrafyasının değil tüm vicdanlı insanların yarası… Filistin’deki acıya destek olup elinden geldiğince Filistinliler için çalışan ve bir kamuoyu oluşturmaya gayret eden insanlar var neyse ki…

Ülkemizde Filistin konusu çok şükür ki, gündemini koruyor. Çocuklarımızda da bu konuda bir farkındalık oluşturmak, Kudüs’ü İslam davası olarak benimsemelerini sağlamak için her fırsatta anlatmak, akılda kalıcı etkinlikler, hikayeler, videolar ile konuyu perçinlemek faydalı olacaktır kanaatindeyim. Öncelikle sahip olduğumuz nimetlerin farkına varmakla başlayabiliriz mesela… Özgür bir ülkede yaşamak, korkusuzca okulumuza gidip gelmek gibi günlük rutinleri rahat bir şekilde yapabilmek bile büyük bir nimet aslında. Daha sonra imkanlar nispetinde görseller kullanarak o coğrafyadaki çocukların durumlarını gösterebiliriz.

Kudüs sadece bir Filistin meselesi değildir elbette… Kudüs, peygamberlerin tevhid mücadelesine ev sahipliği yapmış, üç semavi dinin merkezi olmuş, ismi ve çevresiyle mukaddes kılınmış bir mübarek şehirdir. Mescid-i Aksa, Peygamber efendimizin İsra gecesinde Mirac’a yükseldiği mübarek bir mekandır ve Müslümanların uzun süre kıblesi olmuştur. Hiçbir Müslümanın böyle bir mübarek şehirden vazgeçmesi mümkün değildir.

İbrahim Karagül’ün bir yazısında ifade ettiği gibi, “İsrail şunu bilmeli ki; Aksa avlusunda kendine direnen kadın gibi milyonlarcası var. Aksa’nın duvarları arkasında kendisine direnen gençler gibi yüz milyonlarcası var. Bugün paramparça görülen o toplumlar, gençler, kadınlar Mescid-i Aksa üzerinden tek ses olabilir. İşte o ses, İsrail’i titretir, İsrail’le birlikte olanları titretir. O ses yeryüzünün en güçlü sesi haline gelir. Ve bir gün gelecektir de…”

Peygamber Efendimiz (sav) “dua mü’minin silahıdır” buyuruyor. Bu yüzden dua ederken kutsal toprakları da unutmamalı, evlatlarımızın masum dudaklarından dökülen dualarla da kardeşlerimize destek olmalıyız.